AnasayfaEndüstri BitkileriFitopatolojiFUNGAL HASTALIKLAR

YER FISTIĞI FİZYOLOJİK HASTALIKLARI

YER FISTIĞI FİZYOLOJİK HASTALIKLARI

 Kuraklık Stresi

           Kuraklığın başlangıcında, kuraklıktan etkilenen yerfıstığı bitkisinin yaprakçıkları kıvrılır ve normalden daha açık bir renk alırlar. Eğer kuraklık devam ederse, yaprakçıkların kıvrılması daha da belirginleşir ve olması gerekenden daha farklı anormal bir renklenme ortaya çıkar. Sonuçta,  yaprakçıklar kahverengiye döner ve su iletiminde kesintiler başlar. Su iletimindeki kesintilere bağlı olarak bitkilerde başlangıçta ortaya çıkan solgunluk bitkilere su verilirse bitki bu sudan faydalanarak kuraklık zararını atlatabilir. Eğer bitkilerin solgunluk hali uzun süre devam ederse, bitki bundan ciddi düzeyde zarar görür ve bitkiye bu dönemde su verilse de bitki bu sudan faydalanamaz ve bitki eski haline dönemez. Şiddetli kuraklık stresi altında bitkinin toprağa doğru gelişen kökleri ( pegs) ya süregelen kuru toprak durumundan ya da patojenik aktiviteden dolayı zayıflar ve cılız gelişirler. Zayıf kalan ve cılız gelişen iğne köklere(pegs) bağlı baklalar hasat esnasında dökülerek önemli ürün kayıpları ortaya çıkar.

Don Zararı

           İlkbahar veya sonbahar aylarında sıfırın altındaki bir sıcaklık derecesine yerfıstığı bitkileri maruz kaldığında bitkiler bu düşük sıcaklıktan zarar görürler. Eğer bu düşük sıcaklık birkaç saat devam ederse genç bitkiler ölebilir. Yaşlı bitkiler sonbaharın düşük sıcaklıklarından değişik derecelerde zarar görürler. Düşük sıcaklığa maruz kalan bitkilerin toprak üstü organlarının uçlarında ve kenarlarında lokal nekrozisten, organların tamamının ölümüne kadar ilerleyen derecede değişik belirtiler gözlenir. Nekrotik doku hem saprofitik hem de parazitik funguslar tarafından kolaylıkla istila edilir. Şiddetli soğuk zararıyla beraber bitkilerde yoğun bir yaprak dökümü meydana gelir. Soğuk zararına maruz kalan bitkiler eğer dikkatli bir şekilde incelenmezlerse, don zararı biotik kaynaklı bir hastalığın belirtileri ile karıştırılabilir.

           Yeni oluşan taze bakla içerisindeki tohumlarda don zararına maruz kalabilirler. Şiddetli olarak zarar gören tohumlar sadece yağından faydalanmak için kullanılırlar.

 Genetik Bozukluklar

Yer fıstığında genetik kaynaklı iki hastalık vardır. Bunlar;

Nekrotik yanıklık

Klorofil eksikliği     

           Yer fıstığı ekim alanlarında arada sırada da olsa klorofil eksikliğine bağlı olarak albinizm belirtisi gösteren bitkilere rastlanabilir. Bu hastalık genetik kaynaklı bir hastalıktır. Albinolu bitkiler çimlendikten kısa bir süre sonra ölürler. Bazen Chimera olarakta isimlendirilen renk değişikliği de yaprakçıklarda gözlenir. Chimera; bir yaprak üzerinde klorofil yetersizliği sonucu meydana gelen beyaz lokal alanlarla, yeşil alanların birlikte oluşturdukları alacalı renk görüntüsüdür.

Dolu Zararı

           Yer fıstığı bitkileri gelişim evrelerinin her hangi bir döneminde arada sırada dolu zararına maruz kalabilirler. Dolu zararına maruz kalan bitkilerin yaprakları parçalanır. Zarar gören yaprağın kopan kısmı toprak yüzeyinde gözlenirken, diğer kalan kısmı yaprak petiolüne asılı vaziyette bulunur. Zarar çok şiddetli olmazsa bitkiler kendilerini toparlayabilirler ve verim kaybı da önemsenmeyecek düzeyde olur.  Şiddetli dolu zararında bitki gövdesinde yaralar oluşabilir ve bu yaralar bitkinin hastalıklara karşı predispoze olmasını sağlarlar. 

Herbisit Zararı

           Selektif herbisitler kullanıldıkları kültür bitkisindeki yabancı otlara karşı daha toksik olurlarken kültür bitkisine pek fazla fitotoksik etkide bulunmazlar. Selektif herbisitlerin bu özelliklerinden dolayı yer fıstığında ki yabancı otlara karşı kullanılan herbisitlerde genellikle selektif herbisitlerdir. Eğer bu herbisitler yüksek dozlarda kullanılırlarsa veya çevresel faktörlerle ve diğer pestisitlerle interaksiyona girerlerse o zaman yer fıstıklarında fitotksiteye neden olurlar. Uygun şekilde, dozda ve zamanda kullanılmayan bazı herbisitler yerfıstığı bitkisinde değişik tipte fitotoksiteye neden olurlar. Bunlar dan Dicamba; yaprak, gövde ve petiollerde epinastiye, gövde ve petiollerde çatlamalara, boğumlar arasında kısalmalara neden olur. Paraquat; düzensiz şekilli beyaz, parlak kahverengi lekelere veya koyu kahverenkli kenarlara sahip daha büyük yanıklık şeklinde lekelere neden olur. Chloroacetamid; hipokotillerde şişkinleşmeye, kıvrılmaya, köklerde kalınlaşmaya, fide çıkışlarında ve ürün gelişiminde gecikmeye neden olur. Dinitroaniliner; fide çıkışını ve bitki gelişimini yavaşlatırlar. Aynı zamanda hipokotillerde şişkinleşme, sekonder köklerde kalınlaşmaya, primer kök meristemlerinde ölüme, yapraklarda küçülmeye, nem stresi altındaki bitkilerde solgunluğa neden olur. Norflurazon; yaprak damarlarında veya tüm yaprakçıklarda klorozise neden olur.

Besin Noksanlığı

Azot

           Yer fıstığında azot eksikliği kendini bitkilerdeki değişik düzeylerdeki klorozis ile belli eder. Rhizobiumların kolonizasyonu için uygun durumda olmayan genç bitkiler azot eksikliğinde normalden daha açık yeşil renkte görülürler. Şiddetli durumlarda tüm yapraklar üniform bir biçimde açık sarı renge dönüşür. Bitkinin daha alt ve daha yaşlı yaprakları azot eksikliğinden daha fazla etkilenirler ve eksiklik giderilmezse bu yapraklarda dökülmeler meydana gelir. Bitki gelişimindeki yavaşlamada azot eksikliğinin bir işaretidir.

Fosfor

           Fosfor yetersizliğinde bitkiler bodur kalır. Yapraklarda küçülme meydana gelir. Fosfor eksikliğinden etkilenen bitkilerin yaprakları ilk önce mavimsi- yeşil, daha sonra kalınlaşıp meşinimsi bir görünüm alarak daha koyu bir yeşil renge dönüşürler. Zamanla daha yaşlı yapraklar damarları kırmızımsı kahverengi olacak şekilde portakal sarısına dönerler. Tüm yaprak kahverengine döner ve dökülür

Potasyum

            Potasyum noksanlığı kendini bitkide yaprak kenarlarından itibaren başlayan klorozisle belli eder. Daha sonra bu bölgeler kırmızımsı kahverengine döner ve nekroze olurlar. Şiddetli olarak etkilenen yaşlı yapraklar dökülürler. Yaprak kenarları bazı durumlarda içe doğru kıvrılır.

      Yer fıstığı bitkisi yukarıda açıklanan makro besin elementlerinden başka mikro besin elementlerinin eksikliğinden de olumsuz yönde etkilenir. Demir, çinko, molibden, bor, bakır, manganes, magnezyum gibi mikro element yetersizliğinde de yer fıstığı bitkileri değişik tipte tepki verirler. Daha verimli ve kaliteli ürün alabilmek için, gerekli toprak ve yaprak analiz sonuçlarına göre eksikliği saptanan besin elementlerinin zamanında uygulanması önemlidir.

 

Yazılarımızdan haberdar olmak için
Abone olmak istermisin ?

Kaliteli yazılarımız ve fotoğraflarımızdan ilk sizin haberiniz olsun !

Bitki koruma ailesine katıldığınız için teşekkür ederiz.

Bir şeyler yanlış gitti sanırım 🙁

Şükrü Kaynaş

Ne zaman fark edebiliriz acaba ? Zararlılar ve hastalıklar ile mücadele ettiğimizi zannedip, önümüze konulan bir besinin sadece kimyasaldan ibaret kansorejen bir madde olduğunu...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu

Yazılarımızdan haberdar olmak için
Abone olmak istermisin ?

Kaliteli yazılarımız ve fotoğraflarımızdan ilk sizin haberiniz olsun !

Bitki koruma ailesine katıldığınız için teşekkür ederiz.

Bir şeyler yanlış gitti sanırım :(